Perşembe, Ekim 20, 2005

(Sosyal) Gündelik Hayat Teorileri(m)

Arkadaşını tanımak istiyorsan onunla tatile çık yada yemek ye gibi bir söz vardır. Emin değilim ama öyle bir şey olsa gerek. Öz olarak şöyle: onunla yalnız kal ancak o zaman gerçekten tanırsın. Sanırım hepiniz neden bahsettiğimi anladınız.

Şimdi ben bu teorinin bir özel durumundan bahsetmek istiyorum. (Evet ben uydurdum :) , ama olsun zaten orjinal şeyde uydurmaydı.) Eğer, birini tanımak için onunla yalnız kalmamız gerekiyorsa, kendimizi tanımak için de tam anlamıyla (kendimizle) yalnız kalmalıyız.

Matematik bilen arkadaş için özet açıklama geçiyorum (Haliyle bu da uydurma :) )
  1. Bütün insanlar A kümesinin birer elemanı olsunlar
  2. T A kümesi üstünde tanımlı bir fonksiyon olsun
  3. x [0,1] aralığında yalnız kalma oranı olsun. 0 hiç yalnız kalmadın, 1 hep yalnız kalıyorsun gibi. (Örneğin siz ve rasgele bir ülkenin devlet başkanı için 0 )
  4. T(a1,a2,x) her geçerli a1,a2,x için bir tanıma oranı veriyorsa
  5. T(a1,a1,x) = auto-T(a1,x) = kendinizi tanıma oranı. (NOT: x>0 ama x=1 olmak zorunda değil)
  6. Buraya kadar gerçekten bir şey anladıysan, bırak bu blog'ları falan gel bana tercüman ol. Bu kadar saçmaladım ve beni anladın. Eminim, diğer fikirlerimi de beni anlamayan çoğunluğa tercüme etmek için sabırsızlanıyorsundur. (e-mail : hr@yokboylebirsey.net)

Şimdi ben bu teoriyi uydurmuş olabilirim ama o kadar da değil aslında. Bir çeşit bilimsel veriye dayanıyorum. Bizzat kendi üstümde deney yaptım. (lim x -> 1) Bazı şeylerin hakkında aslında daha farklı düşündüğünü/hissettiğini daha rahat anlayabiliyorsun yalnızken.

Şimdi ben yalnızım, mutsuzum edebiyatı çevirmeye çalışmıyorum. Aksine gayet mutluyum, kendimi daha farklı bir anlamda da tanıma şansı buldum.

Anlamadığım bir şey var. Nasıl oluyor da sadece bir ay öncesinden bu kadar farklı düşünebiliyorum bazı konularda anlayabilmiş değilim. Aklımı karıştıran tam olarak da bu nokta. Gerçi bu konuda da bir teorim var. ( Hadi yazayım da sizi fazla merakta bırakmayayım. Eminim bugün yaptığın en iyi şey benim sosyal hayat teorilerimi öğrenmek olacaktır(!) )

Bir insan topluluk içinde tek başına olduğundan olduğundan farklı davranabiliyor. Bu bilinen bir şey aslında. Tam formal adını bilmesem de sürü psikolojisi diyebilirim. Şimdi ben bunu biraz daha genelleyebileceğimizi düşünüyorum. (Buradan da anlaşıldığı üzere ben bu konularda uzman gibi bir şeyim(!); özel durumlara bakarım, genellerim vs.)

Eğer bir topluluk içinde bulunmak kısa dönemde davranışlarımızı değişitiryorsa, uzun dönemde düşüncelerimizi de değiştirebilir. Örneğin insanlar 10 kişi beraberken tek başına olduklarından daha cesur olurlar (genelde). Topluluk içinde bulunmak da bizi düşünsel anlamda cüretkar yapmış olabilir. Örneğin, tüm insanlık hakkında çok "özgürlükçü" görüşlere sahipken, bir anda "ya, aslında biraz da kontrol gerekebilir, hatta gerekir" demeye başlayabiliriz. (Benim hakkımda spesifik örnekler değil, genel gözlemlerimdir.)

Bu Gündelik Hayat Teorileri (ilgili arkadaş için not: Fundamental Theorem of Daily Life :) ) için temel oluşturabilecek 2 teorim size bugünlük yeter sanırım.

Hoşçakalın, sevgiyle kalın.

Notlar :
  1. Gündelik hayat teorileri üretmek çok zevkli aslında, gerçi bunlar biraz sosyal gündelik hayat teorileri oldular ama neyse. Bu konudaki gözlemlere dayalı çalışmalarım devam edecek.
  2. Parantez içinde saçmalama hakkımı gereğinden fazla kullanıp, okumayı zorlaştırdığım için özür dilerim.

Hiç yorum yok: