İşte bir istekle daha karşınızdayım. Ruh halim karışık, istekse bir o kadar güzel. İnsanın hayal gücünü zorlamak için ortaya atılmış adeta. Birlikte düşünelim bakalım: Neler olabilir gökyüzünde, gelecekte?
Tekno-Gökyüzü
Biraz hayal gücümüzü falan bir kenara atıp, şöyle en teknik haliyle ve basitçe düşünürsek. (Böyle yapanlara mühendis mi diyorlardı?) Gökyüzünde uydular olacaktır hem de çok fazla miktarda. İş belki kişisel uydular düzeyine kadar bile inebilir. Uzay yolculuğu daha geniş bir kitleyi ilgilendirecektir. Üstelik uzun uçuşların, atmosfer üstü yüksekliklerde gerçekleştirilmesi de mümkün. Bu da gökyüzünde daha fazla insan yapımı alet göreceğiz demek. Casus uydular, casus uçaklar, insansız gözetleme araçları da dahil.
Biraz daha orta uzun vadeye bakacak olursak, uzayda insan kolonileri de olabilir. Düşünsenize Ay'a hatta ve hatta Mars'a kurulmuş bir insan kolonisi. Haaa, ne yaparlar orada, ne yer ne içerler bilemem ama gelecekte gökyüzünde olabilir bunlar.
Gerçi bu şimdiye kadar saydıklarım gökyüzü tanımı içine girer mi bilemem. Gökyüzü nedir peki? Gökyüzü belki de bakıp da görebildiğimiz yer kadardır. Bilemem. Herkesin gökyüzü farklı farklı bence. Benimkisi çok uzaklara kadar uzanıyor ama.
Uçuyorum kuşlar gibi, özgür değilim.
Belki çok uzak olmayan bir gelecekte uçan küçük arabalarımız olur Jetgillerdeki gibi. İşe gideriz biz onlarla. İnsanlar bir gün kendilerine kanat takmayı bile başarsalar, kanatlarını özgürce uçmak için kullanmazlar, kullanamazlar. Belki de onun için kanatlarımız yoktur kim bilir?
Bence daha güzeli Geleceğe Dönüş serisindeki filmlerden birinde görülene benzer uçan kaykaylarımızın olması. Suyun üstünde gitmeseler de olur benim için. En azından kaykay, zevk için var olan bir şey.
Demem o ki, çeşitli şekillerde uçan insanlar görebiliriz gökyüzünde. Hem de dog fight vs. gibi can sıkıcı şeyleri düşünmemize gerek kalmadan. Çok çok trafik sıkışıklığı bir de tehlikeli sürücüler, o kadar da olur canım. Ne demek istediğimi sanırım Beşinci Element yada Azınlık Raporu filmlerinin trafik sahnelerine göz atarak anlayabilirsiniz.
Evet, bak burası çok ciddi. Elime ilk fırsat geçtiğinde alacağım şöyle tek motorlu bir şeyle, ben de uçacağım. Yani beni de görebilirsiniz gökyüzünde, gerçi bu sizin için eğlenceli bir şey olur mu bilemem. Çok hoşunuza gitmemiş bile olsa, ben de isterem diyorum başka da bir şey demiyorum.
Haydi Abbas vakit tamam
Belki de çok çok uzak bir galakside gökyüzünde iki tane ay olabilir. Hatta daha fazla da olabilir. Çok da güzel olur. Düşünsenize yıl 2417 falan, insanlık olarak dünyayı bitirmiş Alpha Centauri'ye yerleşmişiz. Bir yandan iç savaşlar, bir yandan uzaylılarla savaşlar. Ama iki tane ayı var gezegenimizin, hem de pek güzeller. Aydede de güzeldi ama bunların da geri kalır yanı yok hani.
Çok agresif bir hayal oldu aslında savaşlar falan. Boşverin siz savaşları, ben size bu hayalin akşamcı modunu anlatayım. Şimdi misal biz Heybeli'de her gece mehtaba çıkarken en az iki alternatifimiz olacak. Üstelik dolunay da daha fazla gözlenebilecek. Ve haliyle yakamoz da... Abbas'ın işi ise biraz zorlaşabilir. O kadar aya işin gücün yoksa tek tek erken çıkmaları için haber sal.
Karanlık, simsiyah ve umutsuz
Çok mu garip geldi. Halbuki bence en gerçekçi olasılık bu. Gelecekte gökyüzünde sadece derin bir karanlık görebiliriz. Doğayı bu hızla tahrip ederken, bir gün dünyayı güneş panelleriyle çevirmek zorunda kalabiliriz, ya da atmosferin en altında yeni bir is katmanı oluşabilir kim bilir. O zaman gökyüzünde hiç bir şey göremeyiz sanırım.
Gerçi hiç bir şey göremememiz hiç bir şey olmayacağı anlamına da gelmez. Güneşten enerji toplamaya yarayan, ve bizi zararlı ışınlarda koruyan kalkan benzeri şeyler olabilir. Bu güneş enerjili su ısıtma sistemleri gibi, ama çatı yerine gökyüzüne yerleştirmişiz sadece.
Ya da insanlar olarak toptan yeraltı sığınaklarında yaşamak zorunda kalabiliriz. O zaman da gökyüzünü çok çok kameralarla falan görürüz. Ama eğer öyle bir şey olursa kimse bu yazıyla daha fazla ilgilenmez zaten. Öyle ya yeryüzünde ne olduğunu bile bilemeyebiliriz, kaldı ki gökyüzü...
Toparlıyorum, sabır lütfen
Elimden geldiğince yazdım bir şeyler. Hep dediğim gibi umarım istek sahiplerini mutlu etmişizdir. Ve bu kadar yazı yazmamın mükafatı olarak bana bir istek hakkı verirseniz, gökyüzünde gelecekte umut olmasını isterim başka da bir şey değil.
Tekno-Gökyüzü
Biraz hayal gücümüzü falan bir kenara atıp, şöyle en teknik haliyle ve basitçe düşünürsek. (Böyle yapanlara mühendis mi diyorlardı?) Gökyüzünde uydular olacaktır hem de çok fazla miktarda. İş belki kişisel uydular düzeyine kadar bile inebilir. Uzay yolculuğu daha geniş bir kitleyi ilgilendirecektir. Üstelik uzun uçuşların, atmosfer üstü yüksekliklerde gerçekleştirilmesi de mümkün. Bu da gökyüzünde daha fazla insan yapımı alet göreceğiz demek. Casus uydular, casus uçaklar, insansız gözetleme araçları da dahil.
Biraz daha orta uzun vadeye bakacak olursak, uzayda insan kolonileri de olabilir. Düşünsenize Ay'a hatta ve hatta Mars'a kurulmuş bir insan kolonisi. Haaa, ne yaparlar orada, ne yer ne içerler bilemem ama gelecekte gökyüzünde olabilir bunlar.
Gerçi bu şimdiye kadar saydıklarım gökyüzü tanımı içine girer mi bilemem. Gökyüzü nedir peki? Gökyüzü belki de bakıp da görebildiğimiz yer kadardır. Bilemem. Herkesin gökyüzü farklı farklı bence. Benimkisi çok uzaklara kadar uzanıyor ama.
Uçuyorum kuşlar gibi, özgür değilim.
Belki çok uzak olmayan bir gelecekte uçan küçük arabalarımız olur Jetgillerdeki gibi. İşe gideriz biz onlarla. İnsanlar bir gün kendilerine kanat takmayı bile başarsalar, kanatlarını özgürce uçmak için kullanmazlar, kullanamazlar. Belki de onun için kanatlarımız yoktur kim bilir?
Bence daha güzeli Geleceğe Dönüş serisindeki filmlerden birinde görülene benzer uçan kaykaylarımızın olması. Suyun üstünde gitmeseler de olur benim için. En azından kaykay, zevk için var olan bir şey.
Demem o ki, çeşitli şekillerde uçan insanlar görebiliriz gökyüzünde. Hem de dog fight vs. gibi can sıkıcı şeyleri düşünmemize gerek kalmadan. Çok çok trafik sıkışıklığı bir de tehlikeli sürücüler, o kadar da olur canım. Ne demek istediğimi sanırım Beşinci Element yada Azınlık Raporu filmlerinin trafik sahnelerine göz atarak anlayabilirsiniz.
Evet, bak burası çok ciddi. Elime ilk fırsat geçtiğinde alacağım şöyle tek motorlu bir şeyle, ben de uçacağım. Yani beni de görebilirsiniz gökyüzünde, gerçi bu sizin için eğlenceli bir şey olur mu bilemem. Çok hoşunuza gitmemiş bile olsa, ben de isterem diyorum başka da bir şey demiyorum.
Haydi Abbas vakit tamam
Belki de çok çok uzak bir galakside gökyüzünde iki tane ay olabilir. Hatta daha fazla da olabilir. Çok da güzel olur. Düşünsenize yıl 2417 falan, insanlık olarak dünyayı bitirmiş Alpha Centauri'ye yerleşmişiz. Bir yandan iç savaşlar, bir yandan uzaylılarla savaşlar. Ama iki tane ayı var gezegenimizin, hem de pek güzeller. Aydede de güzeldi ama bunların da geri kalır yanı yok hani.
Çok agresif bir hayal oldu aslında savaşlar falan. Boşverin siz savaşları, ben size bu hayalin akşamcı modunu anlatayım. Şimdi misal biz Heybeli'de her gece mehtaba çıkarken en az iki alternatifimiz olacak. Üstelik dolunay da daha fazla gözlenebilecek. Ve haliyle yakamoz da... Abbas'ın işi ise biraz zorlaşabilir. O kadar aya işin gücün yoksa tek tek erken çıkmaları için haber sal.
Karanlık, simsiyah ve umutsuz
Çok mu garip geldi. Halbuki bence en gerçekçi olasılık bu. Gelecekte gökyüzünde sadece derin bir karanlık görebiliriz. Doğayı bu hızla tahrip ederken, bir gün dünyayı güneş panelleriyle çevirmek zorunda kalabiliriz, ya da atmosferin en altında yeni bir is katmanı oluşabilir kim bilir. O zaman gökyüzünde hiç bir şey göremeyiz sanırım.
Gerçi hiç bir şey göremememiz hiç bir şey olmayacağı anlamına da gelmez. Güneşten enerji toplamaya yarayan, ve bizi zararlı ışınlarda koruyan kalkan benzeri şeyler olabilir. Bu güneş enerjili su ısıtma sistemleri gibi, ama çatı yerine gökyüzüne yerleştirmişiz sadece.
Ya da insanlar olarak toptan yeraltı sığınaklarında yaşamak zorunda kalabiliriz. O zaman da gökyüzünü çok çok kameralarla falan görürüz. Ama eğer öyle bir şey olursa kimse bu yazıyla daha fazla ilgilenmez zaten. Öyle ya yeryüzünde ne olduğunu bile bilemeyebiliriz, kaldı ki gökyüzü...
Toparlıyorum, sabır lütfen
Elimden geldiğince yazdım bir şeyler. Hep dediğim gibi umarım istek sahiplerini mutlu etmişizdir. Ve bu kadar yazı yazmamın mükafatı olarak bana bir istek hakkı verirseniz, gökyüzünde gelecekte umut olmasını isterim başka da bir şey değil.