Bulaşık makinesi üzerine güzelleme yazacak halim yok, ama fırsatım olsa onu da yapmak isterim. Bu, bir çeşit tecrübe aktarımı denemesi. Ne tecrübesi, altı üstü bulaşık makinesi demeyin. Öyle olsa ben bunları yazacak noktaya gelmezdim.
"Yeni evimde bulaşık makinesi var." sanırım başlı başına saçma bir cümle. Sadece saçma olduğu için bile güzel. Giriş kısmı önemli değil aslında. Bulaşıklarla mücadelede etkin olan bu silaha sahip olmam henüz çok yeni. Heyecanım bu sebepten...
Öncelikle güzel bir alet. İki haftalık kurumuş bulaşığı bile yumuşatabiliyor. Sonra bir de el de yıkayınca pek güzel oluyor. Ama buraya kadarkiler benim önceden bildiğim şeylerdi zaten şimdi yeni neler öğrendim onu anlatayım.
Tencereler ters ters...
Neden tencereleri ters koyarlar bulaşık makinesine hiç düşündünüz mü bu konuda? Ben de daha önce düşünmemiştim. Zaman geçirmek için daha eğlenceli şeyler biliyorum da ondan... (Privateer II: Darkening !!) Tabi siz normal bir insan evladı olarak düşünmemiş bile olsanız en azından diğer insanların yaptığı gibi yapmış olmalısınız. Yani her şey ters ters... Tencereler, tavalar hepsi biraz hüzünlü hepsi biraz buruk. Ben öyle yapmadım. Çünkü bunun önemli bir şey olabileceği aklıma gelmedi.
Görüldüğü üzere pratik zekada pek nadir bende. Tepede bir pervane, pervanede delikler var, aletede hortum bağlı. Lassie bize bir şey anlatmaya çalışıyor ama du bakali n'olacak. Her neyse, bağlayalım sözü... Bu alet çalıştı etti bir güzel de durdu. Yıkama programını sonlandırmış bile olabilir. Açtım böyle kapağını, yüzüme doğru böyle sıcak bir buhar çarptı. Bende bir mutluluk hissi. Her şey tertemiz. İşte yine, yeniden!
Tasarruf mu acaba?
Ama o da nesi? Bütün tencereler, olmuş sana kova. Ağzına kadar deterjanlı su dolu hepsinin. O an ben de şimşek çaktı. Demek bundan ters koyuyoruz biz bunları. (Tabaklar ise yan yan.) Tamam da o zaman şimdi bizim bardakların içi su dolmasın diye sadece dışlarını mı yıkıyoruz? Ben orayı tam anlamadım. Bardakların yıkanmasına alışık olmadığım için üzülmedim pek.
Şimdi bu su belki bir tasarruf tedbirinin sonucudur diye geçirdim aklımdan. Gelecek yıkamada tencereyi aynen öyle koy, bu biriktirilmiş su da işe yarasın. Pek mantıklı gelmedi. Bu fikirden hemen vazgeçtim.
Şimdi arif olana bu hikayede bir tecrübe mevcut. Kullanmanızı, başkalarının hatalarından ders almanızı tavsiye ederim. :p
"Yeni evimde bulaşık makinesi var." sanırım başlı başına saçma bir cümle. Sadece saçma olduğu için bile güzel. Giriş kısmı önemli değil aslında. Bulaşıklarla mücadelede etkin olan bu silaha sahip olmam henüz çok yeni. Heyecanım bu sebepten...
Öncelikle güzel bir alet. İki haftalık kurumuş bulaşığı bile yumuşatabiliyor. Sonra bir de el de yıkayınca pek güzel oluyor. Ama buraya kadarkiler benim önceden bildiğim şeylerdi zaten şimdi yeni neler öğrendim onu anlatayım.
Tencereler ters ters...
Neden tencereleri ters koyarlar bulaşık makinesine hiç düşündünüz mü bu konuda? Ben de daha önce düşünmemiştim. Zaman geçirmek için daha eğlenceli şeyler biliyorum da ondan... (Privateer II: Darkening !!) Tabi siz normal bir insan evladı olarak düşünmemiş bile olsanız en azından diğer insanların yaptığı gibi yapmış olmalısınız. Yani her şey ters ters... Tencereler, tavalar hepsi biraz hüzünlü hepsi biraz buruk. Ben öyle yapmadım. Çünkü bunun önemli bir şey olabileceği aklıma gelmedi.
Görüldüğü üzere pratik zekada pek nadir bende. Tepede bir pervane, pervanede delikler var, aletede hortum bağlı. Lassie bize bir şey anlatmaya çalışıyor ama du bakali n'olacak. Her neyse, bağlayalım sözü... Bu alet çalıştı etti bir güzel de durdu. Yıkama programını sonlandırmış bile olabilir. Açtım böyle kapağını, yüzüme doğru böyle sıcak bir buhar çarptı. Bende bir mutluluk hissi. Her şey tertemiz. İşte yine, yeniden!
Tasarruf mu acaba?
Ama o da nesi? Bütün tencereler, olmuş sana kova. Ağzına kadar deterjanlı su dolu hepsinin. O an ben de şimşek çaktı. Demek bundan ters koyuyoruz biz bunları. (Tabaklar ise yan yan.) Tamam da o zaman şimdi bizim bardakların içi su dolmasın diye sadece dışlarını mı yıkıyoruz? Ben orayı tam anlamadım. Bardakların yıkanmasına alışık olmadığım için üzülmedim pek.
Şimdi bu su belki bir tasarruf tedbirinin sonucudur diye geçirdim aklımdan. Gelecek yıkamada tencereyi aynen öyle koy, bu biriktirilmiş su da işe yarasın. Pek mantıklı gelmedi. Bu fikirden hemen vazgeçtim.
Şimdi arif olana bu hikayede bir tecrübe mevcut. Kullanmanızı, başkalarının hatalarından ders almanızı tavsiye ederim. :p
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder