Pazartesi, Mart 05, 2007

Yağmur ve Bulut Resimleri

Çok parçalı bulutlu bir yazı olacak galiba... Ama elden ne gelir, bir istek bu. Yağmur resimleri ve bulut resimleri Şubat ayında bu siteye en çok yönlendirme gönderen iki arama metni. Yani benim için istekler. Ayrıca daha da ötesi uzun zamandır bir okuyucum bana sitemdeki bulut resimleri ile ilgili bir yorum gönderdi, bu da benim için motivasyon sayılır değil mi :) (Tesekkurler N.)


Anlaşılan bulutlar ve yağmur insanların ilgisini bu ara epey çekiyor. Sizce de garip değil mi aslında? Kaldırıyorum kafayı bakıyorum yukarı.. Yok, pek de güneşli bir gökyüzü yok, güneşi özlemek daha gerçekçi olmaz mı? (İtiraf ediyorum, bu cümleyi simüle ettim; bugün gökyüzünde sımsıcak bir Mart güneşi vardı!)

İnsanların ruh haliyle mi ilgili acaba aradıkları resimler, yoksa sadece bulutları sevdiklerinden mi böyleler? Ben severim bulutları mesela... Bulutların, bana göre en güzel yanı ne acaba? Gökyüzünün bir parçası olmaları olabilir belki... Sizce de gökyüzüne ait her şey güzel değil mi? Kar taneleri de güzel bulutlar da güzel, belki de bize verdikleri hisler güzel. Yok artık hislerinize tercüman olmaya da kalkmayacağım ama hatırlamaya çalışın lütfen. Belki bir iki küçük ipucu hatırlamanıza yardımcı olabilir : sozsuzluk, saflık...

Bulutların hayallerimize sınır getirmeye çalışmaması da güzel bir şey. Aynı bulutlara bakıp farklı farklı hayallere kurabiliriz. Mesela aşağıdaki diyalogu çocuksanız arkadaşınızla, çift kişlikliyseniz kendinizle kurabilirsiniz :

- Buzdolobı gibi olan bulutun yanındaki melek ne güzel değil mi? -smiley- -smiley- - smiley-.
- Tosbağa o!
- Ya olur mu? Dikkatli bak biraz, bak hale var kafasında, şu da gövdesi bacakları da burada, kaplumbağa mı şimdi bu?
- Öyle.

Görüldüğü üzere birinci karakter çok konuştuğu için, ikinicisi ise ters bir yaradılışı olduğu için sevimsiz karakterler, bu sebepten kendimi bu örneği hiç vermemiş sayıyorum.


Bulutların hareket ettiğini bilmek de bana zevk verir. Yavaş yavaş süzülürler böyle. Hiç aceleleri olduğuna şahit olmadım. Hem böylece kimseye de ait olmamış olurlar. Misal senin bulutun benim bulutum diye bir kavram yok ama senin araban benim arabam var. (Araba tabi karşılaştırma açısından uygun düşmedi ama o ayrı mesele.) Ben güzel şeylerin sahibinin olmamasından hoşnutum işin açıkcası. Şimdi bu bulutlar para ile satılan bir ürün olsaydı, ya çok pahalı olurdu, yada ucuz bile olsa pratik bir faydaları olmadığından kolay kolay almak istemezdik. En iyisi güzel şeylerin herkesin olması. (Bu paragrafta telif haklarına karşı da ince bir mesaj verdim ama çok ince olduğu hissine kapıldım, böyle gözünüze sokayım dedim(!))

Bulutların en acı tarafı nedir peki? Vefasızlık... Onlar bir kere çekip gittiler mi, biz başka bulutlara bakarız bizim bulutlarımıza da başka insanlar bakar. Arkadaşlık gibi bir şey galiba bu da, hayatın gerçeği. Onlar da bugün var, yarın yenileri var... :(

Umarım istek sahiplerini bir miktar mutlu etmişimdir, elimden geldiğince düşündüklerimi aktararak. Yeni isteklere de her zaman açığız... Yine bekleriz efendim.

Saygı ve sevgilerimle,
...

PS: Yazıyı tekrar okuduğumda fark ettim ki yağmur ile ilgili pek bir şey yazmamışım yada resimler ile ilgili. Başka bir yazıya diyelim artık, ne yapalım...

Hiç yorum yok: